Kentsel Tarım Şekilleri


Kentsel tarım, şehir tarımı yada şehir bahçeleri adı her ne olursa olsun, şehiriçi alanlarda kentliler tarafından yapılacak tarımsal faaliyetleri içermektedir. Permakültür olarak küçük ortam ve alanlarda tarımsal üretimi yaparak ürün elde etmeyi amaçlar. Şehirliye hem uğraş olur, nefes almasını sağlar, hem de ürün elde ederek ekonomiye can verir. Toplumu tüketim toplumu olmaktan kurtarır. Sürdürülebilir tarımın gözde alternatiflerinden birisi kentsel tarım veya şehir tarımı, bahçeleridir.

 

Ticari amaçlı olup olmayışına göre üst seviyede ikiye ayrılsa da kentsel tarım şekillerini kısaca şu şekilde gruplandırmak mümkündür. Şahıs, toplum ve kurumsal olabileceği gibi gösteri amaçlı veya yemeye yönelik olabilir. Kimi yerlerde gerilla denebilecek şekilde atıl, boş duran alanların bir gecede temizlenerek tarımsal uğraşlara başlanması şeklinde olabilir. Meşgale amaçlı şehiriçi arıcılık, az sayıda ve küçük alanları kullanan küçük baş hayvancılık şeklinde olabileceği gibi daha büyük boyutlarda çiftlik ve ticari amaçlı kentsel tarım yapılabilmektedir.

 

Kentsel tarım, şehir tarımı ya da şehiriçi permakültür tarımsal üretim sosyal, ekonomik ve çevresel açıdan olumlu etkiler ortaya koymaktadır. Dünyadaki örneklerden de yola çıkarak bu alanda yapılabilecekler için şahıs olarak herkese, yerel yönetimlere, Belediyelere, Üniversite gibi kurumlara ve Hükümete çok iş düşmektedir. Yapılabilecek güzel uygulamalardan örnekler vermek gerekirse;

- Şahıs olarak düşünüldüğünde, müstakil ev kullanıcıları bahçelerinde, apartman sakinleri site içleri, bina önleri toprak alanlarda, balkonlar, teraslar, pencere önleri veya çatılarda saksı içiresinde uygun ortamlar ayarlayarak, toprak durumu ve imkanları ölçüsünde uygun tarımsal faaliyetlerde bulunabilirler.

- Büyükşehir Belediyeleri, diğer belediyeler ve yerel yönetimler, park bahçe köşelerinde, yol kenarlarında, atıl olarak kullanılmayan kent içi boşluklarda uygun yasal düzenlemeleri de yaparak, belli yerlerde meşgale amaçlı ister kendi çalışanları, isterse vatandaşların hizmetine sokacakları alanları geçici veya daimi olarak kent tarımına tahsis edebilirler. Toprak ve uygun ortam sağlamanın yanında, koruma amaçlı tel çit vs oluşturma, sulama sistemleri, tohum, fide temini, ürünleri alım garantisi, ürünleri satabilecekleri uygun tezgah veya ortamların sağlanması gibi daha birçok teşvik edici faaliyetler gerçekleştirebilir.

- Üniversiteler, Eğitim Kurumları öğrenci ve çalışanlara, Kamu kurumları ve özel şirketler çalışanlarına ve çalışan ailelerine yönelik, bahçelerinde, çatılarında veya başkaca uygun alanlar ve ortamlarda yerler tahsis edip, teşvik edici uğraşlar düzenleyebilir. Bu vesileyle çalışanlarına veya öğrencilere hem tarımdan, doğadan kopmama imkanı verir, hem de boş zamanlarını dolu dolu geçirmelerine imkan sağlamış olur.

Gibi örnekler artırılabilir, yeter ki yapılmak istensin…

 

Son zamanlarda kentsel yapılaşma uygulamalarından olan, devasa gökdelenlerin dış giydirmesi camdan olmaktadır. Bu cam binaların her cephesi olmasa da güney cephelerinde cam ile bina duvarı ya da çelik yapılar arasında uygun bir miktar boşluk bırakılarak, uygun sistemlerin yapılması ile dikey şehir seraları oluşturulabilir. Bu alanda sağlanması gereken yeterli miktar toprak ve toprağın konabileceği geçirimsiz ortamlar, hatta topraksız tarım sistemleri, sulama sistemleri ve havalandırma sistemleri gibi uygun koşullardır. Bina kullanıcılarına alternatif bir uğraş olacak, yaz kış istedikleri sebze, meyveyi yetiştirmelerine imkan sağlanacak ve hatta böylesi bir uygulama binanın değerine değer katacak belki de 50-100 bin gibi daha yüksek fiyatlara satılmasına vesile olacaktır.

 

Şehir içi ve yakını alanlarda organize sanayi bölgeleri vardır. Bu alanlar gürültü ve görüntü olarak çok şehre yakışmayan ve istenilmeyen yerlerdendir. Dolaysıyla olabildiğince göze değmeyecek, uzak, tenha yerler tercih edilmeye çalışılmaktadır. Böylesi sanayi Bölgelerinde binalar en fazla iki-3 katlı yükseklikte ve olabildiğince yayvan, yatayda geniş alanlara yayılan niteliktedir. Geniş toprak yüzeyleri kapladığından sanayi binalarının, yüzeydeki bitkisel toprağın ve hemen altı yersel örtünün sıyrılması sonrası, yerin altına 2-3 kat inilecek derinliğe inşa edilmesi binaları hem daha kullanışlı yapacak hem de görsel güzellik katacaktır. Maliyet olarak bunun karşılanamadığı düşünülürse, yine mevcut toprağın sıyrılması uygun ortamlarda muhafazası ve bina inşaatının bitmesi sonrasında çatı izalasyonu ve sağlamlığın sağlanarak, bitkisel toprağın çatıda uygun ortamlara yerleştirilmesi ile çatı bahçeleri yapılabilir. Ve elde edilen hektarlarca alanlarda bitkisel ve hayvansal üretimler yapılabilir. Böylelikle ek istihdam sağlanır, ek kazanç kapıları ortaya çıkar, çevresel, sosyal ve ekonomik daha bir sürü katkı sağlanır. Bir taşla 5-6 belki daha fazla kuş vurulabilir.

 

Düşünsenize bir gökdelenin 12.nci katındaki dairenizin penceresinden uzanıyorsunuz veya cam balkona çıkıyorsunuz, yetiştirdiğiniz mis kokulu bir domates veya çıtır çıtır bir salatalık koparıp, kahvaltınızda taze taze yiyorsunuz, hem de dalından. Veya Ostim Sanayi denginden metroya geçerken binalara bakıyorsunuz, reklam tabelaları, çinko levhalı çatıların yerine, şimdikinin aksine, inekler, keçiler, koyunlar otluyor veya yemyeşil bir bahçe gözünüzün alabildiğince uzanıyor. Hatta Ostim metro durağından iniyorsunuz, metro durağının içinde ya da hemen çıkışında tezgahlar var, taze taze çilekler, dalından yeni koparılmış ayaş domatesleri ama Ayaş’tan değil Ostim seralarından 15 dk önce toplanıp gelmişler. Güzel olmaz mı? Dahası yoldadır. Kalın sağlıcakla, doğayla ve duayla…

 

KARA ÇADIRIN KARA EVLADI

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder