Ankara’nın
ortası, şehrin göbeğinde, şehir tarımı, kentsel tarım ve şehiriçi permakültür
tarımsal üretim uğraşlarımızda; Şubat 15-20’si gibi başlayan, hatta daha geçen
kış başında toprağa gübre takviyesi vs.yi saymazsak, tohumların ekilmesi, çimlendirilmesi,
ilk bakımları ve toprağın işlenip hazırlanması aşamalarının bir kenara
koyarsak, Nisan başı gibi toprakla buluşan fide ve direk toprağa ekilen tohumlarımızın
gelişmeleri, olanları olmayanlar ile birlikte peyder pey vermeye, aktarmaya
çalıştık. Daha çok bitki bakım, besleme ve koruma amaçlı uygulamalarımızdan
bahsederek, merak edenlere de yol göstersin gayesindeydik hep ve nasip oldukça
da öyle olmaya devam edeceğiz, çoğusunun aksine hiçbir menfaat, kazanç vs
gözetmeksizin. Tamamen milletimiz, ülkemiz ve geleceğimiz kazansın diyerek.
TURFANDA
HASAT ZAMANI
AnKARA için turfanda ürün sevdamızla
çıkıyoruz yola, geç soğuklardan da koruyup kollama ve riski göze alarak. Nisan
başı gibi çıktığımız bu yolculukta, bu sene erken ürün sağlamanın yanında, geçe
kalan Nisan, kırkikindi yağmurlarının uzun soluklu olması ile birlikte çoğu ekim-dikim
işleriyle uğraşanlara fırsat vermezken, dahası fideler, bitkiler kök gelişimi vs,yi
tam gerçekleştirememiş haldeyken bastıran ani ve yüksek sıcaklıkların bitkilere
olan olumsuz etkilerini de düşününce oldukça avantaj sağlamış olduk. Bismillah
diyerek, iyi niyetle çıkınca ve emek verince Allah’ta fazlasıyla yardım ediyor
velhasıl. Daha çoğusunun bitkisi yeni yeni çiçek verir, ancak fındık kadar
meyve gösterirken, biz haziran başından buyana yavaş yavaş sofraya renk ve tat
veren ürünler ile hasbihal olur, kendimizce gurur duyar ve bir dünya mutluluk
yaşarız, şükür halimize ve hamdolsun Allah’a…
Bu vesileyle Turfanda Ürün sevdamızla,
sahil kesimlerin veya sera ortamı üreticilerin hemen devamında mahsuller
çıkmaya başladı bizimde, Ankara’nın ortasında, şehrin göbeğinde ve bozkırın
yüzünde. Artık bu zamanlarda, bayağıca bol miktarda hasada durduk, domatesler
ikinci, üçüncü göbekler kızarmaya yüz tutarken, kendimizden fazlası, konu
komşuya, akrabaya, eşe dosta diyerek, tadımlık ötesinde doyumluk denecek
vaziyetteyiz. Tabi bu arada mücadeleyi asla ve kat-a bırakmıyoruz. Nikotin
bağımlısı olmasınlar ama TÜTÜN YAPRAĞI demlemesi ile acı toz biber karışımını,
kaolin kili, sarımsak-soğan şerbeti ve diğer koruyucu, besleyici doğal, ORGANİK
ÇÖZÜMLER şeklinde uygularız. Ki TUTA, yeşil ve gri kurt, BEYAZ SİNEK, yaprak
bitleri ve başkaca zararlılar daha musallat olmadan çözümlere kavuşturalım.
Koruma yanında besleme amaçlı kökten
hayvan ve kuş-güvercin gübresi şerbetleri ile hem kökten hem de daldan olacak
şekilde organik kökenli sıvı deniz yosunu, sıvı organik gübreleri ve takviye
besin amaçlı, yumurta kabuklarından, muz kabuklarından veya başkaca doğal
kökenli çözümlerden medet umarız. Gördüğümüz odur ki, sıfır kimyasal ve tarım
ilacı ile de tarımsal üretim olmakta ve başarı elde edilmektedir. Gerekli olan
bolca EMEK ve emekte sebat ile sürekliliktir.
Agroforestry yani orman, ağaç altı tarım
uygulamalarımızın ötesinde, BİTKİ KARDEŞLİĞİ, BİTKİ BİRLİKTELİĞİ diyerek
uygulanmış, bilinen tecrübelerden faydalanır, söz konusu güzel bilgi
birikimleri hayatımıza uydurur, uygularız. Neler mi bu tecrübeler? Hemen
anlatalım, en basit ve yalın haliyle;
-
Ters Dut Ağacı altında, soğan ve sarımsak ekmiştik zamanında ve henüz tam anlamıyla
ağaç yapraklanmadan yeşillik halinden oldukça nasiplendik, çok vakit kısıra,
köfteye, salataya, sabah kahvaltıya ve daha nicesine katık oldu, soframıza renk,
tat ve neşe verdi. Hadi oğlum şuradan iki soğan yaprağı kopar gel dedik ve sağ olsun,
saygı gördük, mesut olduk.
-
Yine AGROFORESTRY yani orman, ağaç altı tarım uygulamamız olarak kiraz ağaçları
altına diktiğimiz domates, biber, salatalık, oturak fasulye gibi türlerimiz
biraz boya gitmiş olsa da gelen ışığı kesen dalları kısaltarak vs çözümler ile hem
üstte oldukça, bize yetecek kadar meyvemiz oldu, hem de altta şimdilerde
hasatta coştuğumuz sebzelerimiz yaşantımıza mutluluk katar.
-
Ve son olarak bitki birlikteliği, kardeşliği anlamında uygulamamızdan birisi,
mısır aralarına fasulye ve domates dikeriz, hem mısır destek olur diğerlerine ve
hem de fasulye azot sağlar diğer bitkilere. Ve uygulamalardan bir diğeri ise
domates başta olmak üzere sebzeler arasına nane, reyhan, kekik, biberiye ve
lavanta dikmenin yanında özellikle beyaz sinek için fayda verdiği söylenen
kadife çiçeği ekim, dikimi yapmışız.
Şimdilik uygulamalar fayda vermekte gibi
geliyor en azından biz öyle hissediyoruz, ne uçuşan beyaz sinekler var, ne
yaprak bitleri zararı, ne de tuta, yeşil veya gri kurt, tırtılları görür,
gözleriz. Artık bitki kardeşliği sonucu mu yoksa uygulayıp durduğumuz doğal,
organik çözümlerin mi faydasıdır? Ne olursa olsun, sıfır kimyasal ve böcek
ilacı vs kullanmaksızın, çoğu iddia edenlerin, ilaçsız tarım olmaz diyenlerin
aksine, şimdiye kadar geldik, bolca HASAT ZAMANI kendimizce, olduğunca, elden
geldiğince, şükür halimize ve hamdolsun Allah’a… Sonu da güzel olması dileğiyle,
kalın sağlıcakla, duayla ve doğayla…
KARA
ÇADIRIN KARA EVLADI
KARAyolcu
Orman Mühendisi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder