KARAKIŞTA DURUM
Karakış kapıya dayandı, her ne kadar
önceki yıllar kadar soğuk olmasa da kış. Yer İç Anadolu, ANKARA’NIN ORTASI olunca
çok soğuk olmasa da soğuk yine ve geceleri ortalık, toprak donmakta. Hal böyle
olunca baharı iple çekmek en güzeli.
Hafta sonları ve fırsat buldukça toprakla
haşır neşir olmak, bizim doğamız gereği galiba. Hele hele kısıtlı olduğumuz zamanlar
da böylesi bir fırsat için ALLAH’a hamd ediyoruz. Balkonda, bahçe kenarında az
olsa, nefes almak, güneşe karşı bir kurbağa edasıyla gerine gerine durmak
kesinlikle çok güzel bir keyf. Hatta şöyle kuru bir gazel üstü, kuytu bulup,
güneşin altında uyuyacak bir ağaç, ardıç dibi varsa değmeyin keyfe ve denk
gelirseniz mutlaka deneyin.
Kış uğraşları diyecek olursak, kısaca: kış
sebzelerinden tohumlardan ekim usulüyle yetiştirmeye çalıştığımız ve biraz daha
erken (Eylül sonu gibi) ektiğimiz turp, lahana ve havuçta yapraklanma oldukça
iyi. Yapraklarından taze taze koparıp, yemeklere, salatalara ve kahvaltıya aroma
olsun, tat versin diyerek faydalanmaktayız. Biraz daha geç ve bolca ekim
yaptığımız diğer tohumlardan pek verim aldığımız söylenemez, dolaysıyla buraya
da not düşmüş olalım, kış sebzelerini eylül ortası gibi ekmek gerekir. Onlardan
da tek tük yeşerenlerimiz olmadı değil fakat önceki ektiklerimiz kadar değiller.
Diğer taraftan kış faaliyetleri olarak
bitkisel kökenli yapraklar, yazlık sebze kalıntıları ile birlikte mutfakta
oluşan sebze-meyve kabuk ve artıkları ile diğer biyolojik artıklardan,
olduğunca KOMPOST üretimine devam etmekteyiz. Yazdan ve sonbahardan kalma bitki
yaprakları ve alıntılarını bir köşeye biriktirdik. Mutfaktan oluşan bitkisel
kökenli, organik artıkları da bunlarla içine hafifte toprak karıştırma şeklinde
harmanlayarak ve üzerini de bitki kalıntı ve artıkları ile örterek
çözünmelerini ve alttan toprak solucanlarının yardımıyla gübre elde etmeye
çalışıyoruz. Kış-soğuk olmasından solucan faaliyetleri biraz zayıf fakat yine
de uğraşlarımızın başarısı fena değil. Diğer taraftan kış olması, bitki
kalıntılarının koku ve sinek yapma gibi olumsuz durumları engellemektedir.
Velhasıl bir sevda bizimkisi, toprakla
haşır-neşir olma sevdası ve nefes aldığımız müddetçe de bitmeyecek bir sevda. Sizin
oralarda durum ve zaman nasıl bilemiyorum ama varsa bir karış toprakta, yoksa
balkon veya pencere veya kapı ev önlerinde, saksıda, BİR AVUÇ TOPRAK’ta
denemenizi ısrarla tavsiye ederim. Zamanı geçmiş değil hatta son fırsatlar
bunlar, deneyin BENce ve belli mi olur BİR AVUÇ MUTLULUK eklenir hayatınıza ve
müptelası olursunuz.
KARA
ÇADIRIN KARA EVLADI
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder