Şehir Tarımında Olumsuzluklar -1

 

ŞEHİRİÇİ TARIMI / TARIMCILIĞI

 

OLUMSUZLUKLAR - 1

 

            Ana sorunlardan birisi olarak bahsettiğimiz GÖLGE sorunu tahmin ettiğimizden daha az etki yapmıştır. Fakat insan yine de bu duruma ara ara üzülmüş, tedirgin olmuş ve yerli yersiz stres yapmıştır. Tabi KORONA kaynaklı malzeme yetersizliği ve ihtiyaçların temin edilememesi de ikinci ana sorundu.

 

            Malzeme ve ihtiyaçların zamanında ve yeterince temin edilememesi hususuna biraz açalım müsaadenizle. Damla sulama için eksik olan bir iki malzemeyi tekrardan Ostim’e gidip almaya fırsat olmadı ama eldeki mevcutlar ile idare ettik. Mesela salatalık vs gibi daha çok su isteyen bitkiler ile domates gibi daha az su isteyenleri aynı sulamaya tabi tutmak zorunda kaldık. Damlama borularının başlarına birer aç-kapa vana koysaydık işi çözerdik yada dikimleri ona göre planlamış olsaydık iyi olurdu. Diğer taraftan tohum, fide temini aşamasında biraz daha geniş zamanlar bulabilseydik, rahatça dolaşıp eksik olan çeşitleri daha da artırırdık. Son bir iki yazımda ve bazı paylaşımlarımda dile getirdiğim KARDEŞ BİTKİ’ler, bitki kardeşlikleri hs.nda eksik kalanlarımız oldu. Ama onları da gelecek sezonlarda temin ederiz ve oluşan bilgi birikimleri ile tecrübeleri de paylaşırız.

 

            Güllük gülistanlık, toz pembe değil hayat hep, mükemmellikler, dört dörtlük bir tarafa 2/4’e dahi razıyız ama gerçekler tam olarak böyle olmuyor. Küçük kırıntılardan mutlu olmak, mutlu olmayı bilmek gerek. Öyle olabilenler şu acımasız, zor hayatta daha başarılı, daha mutlu olur. Ve zorluk, sıkıntılara göğüs gerebilenler, sabredip, iyinin güzelin olduğu gibi zorluk ve sıkıntının da ALLAH’tan geldiğine inananlar ve yaşama sevincini koruyabilenler daha mutlu. Gerçi somurttuğunuzda daha çok kas çalışıyormuş ya BEN de o yüzden somurtkan, sert mizaçlı insanlar daha güçlü, daha mı başarılı şu hayatta diyesim geliyor. Neyse konu yine biraz dağıldı, azcık felsefeye gitti herhalde, hiçte anlamam aslında felsefeden, gerçi edebiyat içinde öyle diyordum kendimce ama yazdıkça yazıyorum, niyeyse…

 


            Sorun sıkıntılardan bir tanesi de budama zamanı çelikleme yoluyla üretimi düşündüğümüz çit bitkisi ve diğer bitkilerde meydana gelen köklenme sıkıntısı. Mayıs 15-20 gibi sulama suyunun geç verilmesi bu sorunu tetikleyen en büyük sorundu. Taşıma su ile değirmen dönmez dedikleri hesap, bizde sulama kabı ile sulayarak köklenme yerlerinde bitkilerin ihtiyacı olan nemi yeterince sağlayamadık. Daha çok bu vesileyle olsa gerek, köklenmesi için denediğimiz kurtbağrı, geniş yapraklı ligustrum, gül, mazı, porsuk, asma, hanımeli gibi kenara çit bitkisi olarak planladığımız bitkilerin %50-60’a yakını tutmadı, kurudu. Bu bitkilerden, tutanlar, yaprak açıp yeşilliğini koruyanlar ile kendi kendimizi motive, mutlu etmeye çalışıyoruz. Zaten budama esnasında atılacak olmaları ve bunlar için fazladan masraf etmemiş olmamız BiZim teselli kaynağımız. 20.08.2020

….

Devamı gelecek.

KARA ÇADIRIN KARA ÇOCUĞU

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder