Sizin
oraları bilmiyorum ama bizde hemen hemen iki haftadır, yağışlar aralıksız devam
ediyor. Nisan yağmurları, bu sene ister istemez 10-15 gün belki de daha ileriye
attı. Berekettir yağmur ama sürekli olması ve bitkilere yeteri bakım, koruma ve
beslemenin yapılmasına engeldir, hele ki açık yetiştiriciliğin yapıldığı
haliyle.
YAĞMURLA
KORUMA
Uzun zamandır devam eden yağışlar, sulama
ve sulama yoluyla ya da daldan, yapraktan besleme ve koruma amaçlı uygulamaları
ister istemez erteledi. Yağmur berekettir, yağmazsa küresel ve yerel kuraklık
mevcuttur ve insan ve dahi nice canlılar için zorluktur. Yanlış anlaşılmayalım.
Fakat üst üste devam eden ve aralıksız 15-20 günün bulan yağışlar ile bitki besleme
ve daha da önemlisi koruma amaçlı uygulamaları sekteye uğrattı.
Ankara’nın ortası, şehrin göbeğinde, şehir
tarımı, kentsel tarım ve şehiriçi permakültür tarımsal üretim uğraşlarımızda da
durum farklı değil. Açık alan olması sebebiyle, yağmurlar sebzelere müdahaleyi etkiledi.
Öyle devam etti ki yağışlardan yavrular çürüyecek mi korkusu da sarmadı değil
bizleri. Ama görünen o ki önümüzdeki birkaç gün hava parçalı bulutlu ve
güneşli, diğer taraftan sıcaklıklarda biraz artışta. Hal böyleyken uğraşlara
yoğunlaşıp, yaş, yağmur çamur diyerek erteleyip durduğumuz uğraşlara devam
edeceğiz. Peki neler mi bu uğraşlar, çalışmalar? Gelin birlikte anlatarak
gidelim, uygulamalara dair görselleri koyarak ve yaptıkça, düzeltme ve
eklemeler yaparak;
Birincisi KORUMA amaçlı uygulama olarak,
uzun zamandır yaş, yağmur çamur ve ortalığın yağmurlu olmasından dolayı,
bitkilerde meydana gelen yatmalar, kırılmalar, yaralanmalara karşı öncelikle
kontrolleri yapıp, gerekli durumlarda düzeltmelere yönelik çalışmalar
kapsamında, yeri gelenleri doğrultup, bağlama ve ipe sarma, dolama işleri,
yaralanmalara karşı ise koruma amaçlı, organik tarımda da yeri olan sıvı bakır
veya bordo bulamacı uygulaması, tabi ki her zamanki gibi içerisine KAOLUN KİLİ
ekleyerek. Yağmurlar ve havaların kapalı olmasından kaynaklı bitki gelişimi ve
yapraklardaki hassaslığa dayalı olarak, yine koruma amaçlı, beyaz sinek, yaprak
bitleri vs zararlılara karşı, kaolin kili ile birlikte ısırganotu suyu, arap
subunu, sirke, soğa-sarımsak suyu gibi karışımları, organik ve doğal çözümleri
vakit geçirmeden daldan püskürtmek suretiyle uygulamak gerekir. Bizim de bu
yönlü uygulama görselleri aşağıdadır.
Korumanın yanında BESLEME amaçlı
uygulamalar ikinci sırada yapmamız gerekir. Daldan ve yapraktan püskürtme
şeklinde olacağı gibi ki, zaten nemli olan ortama birkaç kez üst üste yapraktan
uygulama zor gözüktüğünden kendi tercihimiz, kökten beslemedir. Fakat uzun
süredir yağışlı olan havalardan kaynaklı, toprakta oluşan çamurlaşma ve ıslaklığa
dikkat etmeyi ihmal etmeyelim. Beslemeyi dediğim gibi kökten bitki boy ve cinsine
değişmekle birlikte, hayvan ve güvercin gübresi şerbetlerine, uygun dozda sıvı
organik gübre, deniz yosunu ve hümik asit eklemleleri yaparak, seyreltilmiş
haliyle, ölçüyü kaçırmadan ve kök bölgesine yeterince gelecek şekilde sulandırılmış
halinden vererek, bitkiler beslenmektedir. Bu besleme ile bitki gelişimi, çiçek
tutumu, meyve oluşumu ve gelişmesi desteklenmiş olacak, öte yandan bitkinin zararlılara
karşı kendisini koruması desteklenecektir.
Yine bu dönem bir başka benzer uygulamamız
ise yine yağmur sonrası ortamın en azandan bitki, dal, yaprak, gövde vs.nin
iyice kurumuş olmasının ardından, budama, dal seyreltme, yan sürgün ve gereksiz
bitki kısımlarının bitkiden uzaklaştırılması yanında dolama, bitkileri yukarı
kaldırma, asma ve bağlama işlerine de devam edilmelidir. Ama burada en önemli husus
bitkideki ve olduğunca topraktaki nem durumunun çekilmiş olması gerekir.
AnKARA’nın
ortası, şehrin göbeğinde, Ankara için TURFANDA ÜRÜN örnek uygulamamıza yönelik
birkaç güzel kareyle sizlere selam eder, bol bereketli günler ve ürünler
dilerim. Duayla, doğayla ve sağlıcakla kalın…
KARA
ÇADIRIN KARA EVLADI
KARAyolcu
Orman Mühendisi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder