Şehir
tarımı, kentsel tarım, şehiriçi permakültür tarımsal üretim uğraşlarımızda
yabani ot mücadelesi olarak çalışmalar var. Ve sürekli de olmaktadır. Ama bu
sene farklı bir, hatta birkaç uygulama yapıyoruz, gelin onlardan bahsedelim.
FARKLI
TEKNİKLER-1
Yabani ot mücadelesi tarım uğraşlarının
büyük bir kısmını oluşturmakta, işçilik vs bir sürü girdiye sebep olmaktadır.
Bu seneki uygulamada üç kısma ayırdığım bahçede, birinci bölüm için klasik
tarım yöntemi olarak, toprağı çapalama, belleme gibi işlemler sonrası düzenli
olarak yabani ot mücadelesi yapmaktayız.
Ruth Stout diye birini duymuşsunuzdur
biraz okuyor, araştırıyorsanız. Duymadıysanız dahi sorun değil, kısaca özetlemem
gerekirse, toprağı ne işler, ne yabani ot mücadelesi yapar, ne de malçlama,
sulama vs ile uğraşmaz. Bitkiyi eker, diker ve sonrasında kendi haline bırakır
ve bu yönteme Ruth Yöntemi deniyor. Duyunca insanın kulağına hoş geliyor, oh ne
güzel iş, sulama, çapalama, toprağı işleme vs hiçbir uğraş, işçilik ve masraf
yok. İyiymiş dediğinizi duyar gibiyim. İşte uygulamaya çalıştığımız diğer iki
kısım için de temel mantık, Ruth Yöntemi.
Diğer iki kısımdan birisi kısmen Ruth
Yöntemini içermektedir. Toprak ve ekim-dikim tavaları, setleri hazırlayarak,
sadece buralarda toprak işlemesi yaptım. Toprağı belledim, ekim-dikim sonrası
şimdilerde yabani ot mücadelesi yapmaktayız. Bu kısmın işlenmemiş kısımlarında,
toprağın üzerine basarak veya malçlama vs ile yabani ot gelişimini aza
indirmekteyiz. Ama yolma, sökme gibi herhangi bir mücadelemiz yok bitki ekim-dikim
tavalarının haricinde kalan diğer yerler için.
Ruth Yöntemi’ni tam olarak uygulamaya çalıştığımız
son bahçe kesimi için ise toprakta herhangi bir işleme, belleme, çapalama vs
yapmadık. Yabani ot mücadelesi olarak da herhangi bir uğraşımız yok. Ve bitki
ekim dikimi esnasında ise sadece bitkiyi yerleştireceğimiz, toprağın genişçe bir avuçluk kısmını el çatal ağızı ile
çukur açarak, tohum ekimleri ile fide dikimlerimizi buralara yaptık. Şimdilerde
uğraş olarak bitkilerimizin sadece sulamasını yapıyoruz. Yani bir nebze bilimsel
çalışma ve gözlem, pilot uygulamalarımız var diyebiliriz.
Söz konusu Ruth Yöntemi ile işçilik
oldukça düşmekte, sulama, herhangi bir hayvan gübresi verme gibi masraf ve
girdileri azaltmaktadır. Hatta uzmanlar yabani otlar ile iç içe büyüyen kültür
bitkilerinin daha güçlü olduğunu, beyaz sinek gibi direk zararlı mücadelesine
gerek kalmadığını savunmaktalar.
Bitki gelişmeleri anlamında üç kısım için
şimdilik çok bir fark gözükmüyor. Ama daha yolun başındayız ve bitkilerimiz
fide denecek kadar küçüklükte. Zamanla meydana gelen değişmeleri not eder,
sizlerle de paylaşırız. Doğal denge ve ekolojik yaşam döngüsünü düşündüğümüz zaman,
kültür bitkilerinin de diğer bitkilerle birlikte normal büyümesini, meyve verme
ve anlamında bir sıkıntı olmadan hayatını devam ettireceği ve bizlere az veya
çok, iyi veya kötü ürünler verip vermeyeceğini göreceğiz. Aslında, doğal ve
organik tarım dediğimiz olgular da Ruth Yöntemi’nden çok da farklı değil.
Ruth
Stout’un bir anısı, ölen köpeğini toprağa veren abisini üzüntüyle pencereden izlediği
sırada yanına gelen dedesi, onu diğer pencereye götürür ve diktiği gül fidanının
yeni açmış çiçeğini görünce ruh hali hemen değiştiğinde dedesi; “yanlış
pencereden bakıyordun” demiş. Hayata her zaman doğru pencereden bakabilmemiz
dileğiyle. Sonuçlar için takipte kalın ve gelişmeler oldukça yazıya eklemeler
yapar ve yine paylaşırız. Şimdilik hoşça, dostça, doğayla ve duayla, sağlıcakla
kalın…
KARA
ÇADIRIN KARA EVLADI
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder